Zoom yorgunluğu ve sınırlı sosyal etkileşimlerin dünyanın her yerindeki öğrencileri rahatsız etmesiyle, bir aidiyet duygusu yaratmaya yardımcı olan sanal bir çözüm, Çevrimiçi Öğrenimin geleceği için anahtardır. Simüle edilmiş bir dijital ortam olan metaverse, anlamlı sosyal etkileşime izin verebilen bir seçenektir. Ek olarak, bu sanal dünyalar erişilebilirliği artırma, daha fazla ifade özgürlüğü sağlama ve sosyal kaygıları olan öğrencileri teşvik etme potansiyeline de sahiptir.
Metaverse’in öğrencilerin başarılı olabileceği sürükleyici bir sanal dünyayı nasıl yaratabileceği ve UNIVERSE by ViewSonic’in hem öğrencileri hem de eğitimcileri nasıl güçlendirebileceği, öğrenme ve öğretme üzerinde sahiplik sunabileceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için okumaya devam edin.
Bir kavram olarak metaverse, sanal veya dijital dünyaların mevcut sosyal etkileşim biçimlerini kopyalayabileceği veya yenilerini yaratabileceği fikrine odaklanır. Bu fikir nedeniyle, dünyanın dört bir yanındaki şirketler metaverse’e bir sosyal medya, e-ticaret ve hatta bir eğitim platformu olarak yatırım yapıyorlar. İdeal olarak, öğrenme çözümü için herhangi bir metaverse gerçek bir aidiyet duygusu ve ifade özgürlüğü sunma potansiyeline sahip olmalıdır. Bununla birlikte, birçok insan için, metaverse, sosyal medyadan oyuna kadar farklı amaç ve deneyimlere sahip olabilecek birçok farklı uygulama nedeniyle hala biraz soyut ve anlaşılması zor hissedebilir.
ViewSonic’in UNIVERSE gibi çözümleri, metaverse eğitimini hayata geçirmeye yardımcı oluyor ve öğrencilere ve eğitimcilere öğrenme ve öğretme biçimleri üzerinde daha fazla sahiplenme sağlama konusunda gerçek bir potansiyel var. Aynı zamanda, metaverse, erişilebilirlik engellerinin üstesinden gelmeye, öğrenci katılımını artırmaya ve özellikle bilgi paylaşımı ve işbirliği söz konusu olduğunda, eğitimdeki sınırları yıkmaya yardımcı olabilir.
Bu makalede, metaverse kavramını daha ayrıntılı olarak inceleyeceğiz, bunun okullardaki Çevrimiçi Öğrenim çabalarına nasıl yardımcı olabileceğini açıklayacağız ve dijital bir kimliğe sahip olmanın öğrencilerin daha etkili bir şekilde öğrenmesine nasıl yardımcı olabileceğini göstereceğiz.
Metaverse’i Tanımlama ve Anlama
İlk olarak, metaverse’in ne olduğunu net bir şekilde tanımlamak için zaman ayırmaya değer, çünkü tam olarak belirlemek zor olabilir. Tamamen yeni bir kavram olmasa da, hala bazı önemli bilgi ve araştırma boşlukları bulunmaktadır.
XR Today tarafından yayınlanan bir makale, meta evreni şöyle tanımlayan yararlı bir başlangıç noktası sunmaktadır: “gerçek dünyayı taklit ederek zengin kullanıcı etkileşimi için alanlar yaratmak” amacıyla artırılmış gerçeklik (AR), sanal gerçeklik (VR), blockchain teknolojisi ve sosyal medya kavramları gibi teknolojileri kullanan “simüle edilmiş bir dijital ortam”.
Bazı yönlerden, metaverse’i sosyal medya ile ilişkili olarak düşünmek yardımcı olabilir. Metaverse, sosyal medya gibi, bağlantıların kurulmasına ve ilişkilerin çevrimiçi olarak sürdürülmesine izin verir. Facebook’un metaverse konseptine büyük yatırım yapmak amacıyla “Meta” adıyla yeniden markalaşması tesadüf değildir. Bununla birlikte, bu etkileşimlerin gerçekleştiği sanal bir ortam veya ‘dünya’ yaratarak sosyal medya kavramlarını bir adım daha ileri götürür.
Bu nedenle metaverse, oyun oynamaya benzer bir şey olarak da anlaşılabilir. Metaverse’nin birçok yorumu, kullanıcıların bir oyun karakterine benzer bir dijital avatar oluşturmasına ve kullanmasına izin verir. Daha sonra bu avatarı sanal ortamda hareket etmek ve diğer gerçek kişiler tarafından kontrol edilen diğer avatarlarla etkileşimde bulunmak için kullanabilirler. Bu aynı zamanda Minecraft gibi bazı popüler oyunların neden metaverse kavramlarını denemeye başladığını da açıklıyor.
Eğitim için Metaverse’i Anlamak
Metaverse’i gerçekten tanımlamak zor gelebilir, çünkü farklı insanların farklı beklentileri vardır, metaverse şirketleri de teknolojiye önemli ölçüde farklı şekillerde yaklaşmaktadır. Aynı şey, bir sürü rakip fikrin dolaştığı metaverse eğitimi konusuna odaklandığınızda da geçerlidir.
Örneğin, bir yaklaşım, ‘genişletilmiş gerçeklik’ öğrenimi olarak bilinen şey için sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik kullanmaktır. Diğer bir fikir, eğitimde oyunlaştırmayı artırmak ve öğrenmeyi daha eğlenceli hale getirmek için metaverse teknolojisini kullanmaktır. Üçüncü bir yaklaşım, birçok yönden gerçek dünyaya benzer şekilde işleyen dijital dünyalar olan ayna dünyaları içerir. Bazı kolejler ve üniversiteler tarafından eğitim amaçlı kullanılan Second Life’ın daha çocuk dostu bir versiyonunu veya The Sims gibi bir oyunun daha eğitim odaklı bir versiyonunu düşünün.
Bu, öğrencilerin ve eğitimcilerin metaverse eğitiminin potansiyelini anlamalarına yardımcı olabilir. Örneğin, sanal bir konsere katılmak ve diğer konser müdavimleriyle etkileşim kurmak için bir avatar kullanmak yerine, öğrencilerin avatarlarını sanal bir bilim dersine katılmak, sanal bilim deneyleriyle tamamlamak veya tartışılan yerlerin veya arazi özelliklerinin görünür ve keşfedilebildiği bir coğrafya dersine katılmak için kullandıklarını hayal edin.
Böyle bir dijital deneyim, derslerde daha büyük bir eğlence duygusu sağlamaya yardımcı olabilir ve öğrenme materyalleriyle genel etkileşimi artırmaya yardımcı olabilir. Yine de, metaverse eğitim potansiyeli çok daha ileri gider, çünkü önemli engelleri yıkabilir ve öğrenciler için oyun alanını birkaç önemli yolla düzleştirebilir.
Sanal Alemler ve Aidiyet Duygusu
Bugün pek çok çocuk “doğuştan dijital” olarak tanımlanabilecek kişilerdir – dijital çağda doğmuşlardır, tabletler ve bilgisayarlar gibi teknolojileri kullanarak büyümüşlerdir ve genellikle öğretmenler de dahil olmak üzere birçok yetişkinden daha teknolojik okur-yazardırlar. Birçok yönden, bu öğrencilerle bulundukları yerde tanışmak mantıklıdır ve metaverse bunu yapmak için araçlara sahip bir dünya sağlar. Bununla birlikte, bunun ötesinde, aidiyet ve kabul duygusu sunma potansiyeline de sahiptir.
Bir metaverse platformu kullanırken, öğrencilerden kontrol edecekleri ve işgal edecekleri dijital dünyada onları temsil edecek kendi avatarlarını oluşturmaları istenebilir. Bu avatar, kendilerini gerçek hayatta yapamayacakları şekilde ifade etmelerine izin verebilir, ancak dijital erişilebilirlik kavramına da büyük ölçüde yardımcı olabilir.
Basitçe söylemek gerekirse, dijital erişilebilirlik, bireysel durumları ne olursa olsun tüm öğrencilerin dijital medyayı ve dijital cihazları algılayabilmelerini, kullanabilmelerini ve çalıştırabilmelerini sağlamakla ilgilidir. Örneğin, dijital erişilebilirliğe öncelik veren bir akademik kurum, sınıfta veya ders dışı etkinlikler sırasında dijital medya kullanırken engelli öğrencileri, bozuklukları, duyusal sorunları veya diğer nöro-farklılık içeren türleri dahil etmenin yollarını arayacaktır.
Peki metaverse ve sanal bir dünya buna nasıl yardımcı olabilir? Öncelikle, göz teması kurmak kadar basit bir şeyle mücadele eden bir öğrenci hayal edin. Bir avatar ve dijital ortam kullanılarak, bu sorun tamamen ortadan kaldırılabilir. Öğrenci, diğer avatarlarla etkileşime girecek ve rahatsızlıklarının üstesinden gelmek yerine öğretilen derslere odaklanabilecektir. Alternatif olarak, işitme engelli bir öğrenci için ekrandaki metni işlemenin daha kolay olabileceği yolları düşünün.
Ayrıca, metaverse’in bunun ötesine geçebileceğini, topluluk inşasına yardımcı olabileceğini ve öğrencilerin – kim olurlarsa olsunlar ve koşulları ne olursa olsun – bu topluluğun eşit bir parçası gibi hissetmelerine yardımcı olabileceğini vurgulamakta fayda var. Farklılıkları kucaklamak ve engelleri aşmak, öğrenmede eşitliği sağlamak için önemli olabilir.
UNIVERSE by ViewSonic ile tanışın
UNIVERSE by ViewSonic, sosyal-duygusal etkileşime güçlü bir şekilde odaklanan eğitim için yeni nesil bir metaverse ürünüdür. Platformun temel amacı, öğrencilere ve eğitimcilere, öğrenme yolculuklarına sahip çıkabilecekleri paylaşılan, sürükleyici bir eğitim ortamı sağlamaktır.
UNIVERSE by ViewSonic, alışkın oldukları bir ortamda öğrenme etkinliklerine katılan kullanıcılara tanıdık gelen sanal bir ortam sunar.
Tüm sınıftaki öğrencileri çevrimiçi olarak bir araya getirmek ve zaman içinde ilgi düzeylerini korumak her zaman kolay değildir. Ancak UNIVERSE by ViewSonic etkileşimi artırabilir. İlgi çekici bir sanal ortam sağlayarak ve öğrencileri kendi avatarlarını oluşturmaya teşvik ederek, öğrenme ortamı tarafından daha fazla teşvik edilebilir ve daha uzun süre odaklanmaya devam edebilirler. Bu daha sonra bilgi birikimini ve öğrenme sonuçlarını artırabilir.
Bu metaverse platformunu kullanarak, hibrit bir öğrenme yaklaşımını sürdürmek de daha kolay hale gelirken, erişilebilirlik, gerçek dünya ortamlarının sunduğundan bile daha fazla olabilir. Ayrıca, ders modu ve ara odaları seçenekleri de dahil olmak üzere eğitimcilere yardımcı olacak çok çeşitli yerleşik araçlar vardır: ekran paylaşımı, yayınlama ve dijital tahta aracılığıyla içerik paylaşımı desteği ile öğrenci listelerine ve sınıf programlarına hızlı erişim.
Öğretmenler ayrıca, sınıfın dersi ne kadar iyi takip ettiğini bilmelerini sağlayan sınavlar aracılığıyla katılım ve anlama düzeylerini izleyebilir. Oradan, dersler grubun ihtiyaçlarına uyacak şekilde uyarlanabilir. Platform tamamen güvenlidir ve dersler sadece sınıfa kayıtlı öğrenci ve öğretmenler tarafından erişilebilir.
Sanal Alem: Temel Faydalar
UNIVERSE by ViewSonic’in ne olduğu ve daha geniş metaverse teknolojisiyle nasıl bir ilişkisi olduğu hakkında temel bir anlayışla, platformu kullanmanın bazı özel faydalarını incelemek önemli olacaktır:
1. Aidiyet Duygusu
Sosyal-duygusal öğrenme ve öğrenci merkezli öğrenme gibi kavramların daha fazla farkına vardıkça, öğrencilere aidiyet duygusu sağlama fikri daha önemli hale geldi. DeLeon Gray, Ph.D., NC Eyalet Üniversitesi tarafından yayınlanan bir ‘uzmana sorun’ özelliğinde, dahil edilmiş, kabul edilmiş, saygı duyulmuş ve desteklenmiş hisseden öğrencilerin çalışmalarından daha fazla enerji alacağını ve bu öğrenme ortamında olmak isteyeceklerini açıklıyor.
Öğrencilerin kendi avatarlarını oluşturmalarına izin vererek ve geleneksel bir sınıftan daha kişiselleştirilmiş ve daha ilginç ortamlara girmelerini sağlayarak, aradıkları ‘aidiyet’ kolayca bulunabilir. Bu daha sonra bir sınıfa daha keskin bir şekilde katıldıkları için genel öğrenme çıktılarını iyileştirebilir.
Özelleştirilebilir bir avatarın kullanılması, bu bağlamda, öğrencilerin sınıfta karşılaşabilecekleri birçok endişeyi ortadan kaldırmak gibi bazı şaşırtıcı faydalar da sağlayabilir. Avatar ayrıca, yaratıcılığı, deneyleri ve kendini keşfetmeyi teşvik ederken, güven eksikliği çeken öğrencilere bir değer duygusu sunan çevrimiçi bir kişiliğin oluşturulmasına da izin verebilir.
2. Sınır Tanımayan Akran İşbirliği
İyi inşa edilmiş bir sanal dünya ile ilgili diğer bir önemli fayda, sınırsız akran işbirliği fırsatlarıdır. Bu tür bir öğrenmenin bu kadar avantajlı olmasının nedenlerinden biri, öğrenmenin birçok farklı cihazdan erişilebilen basit, kullanımı kolay bir çevrimiçi araç aracılığıyla gerçekleşmesidir. İnternet bağlantısı ve uyumlu bir cihaz varsa, bu sanal dünyalar evden, okul içinde, kütüphanede veya başka herhangi bir ortamda kullanılabilir.
Eğitimcilerin, bazı öğrencilerin ideal akran gruplarını daha kolay tanımlayabildiklerini anlamaları önemlidir. Metaverse teknolojisiyle, öğrencilerin açık tartışmalara ve arkadaş gruplarına sahip olma seçenekleri bulunurken aynı zamanda kaynakları paylaşmak için araçlar sağlanır. Bu, geleneksel, sınıf tabanlı grup etkinliklerinde yaşanabilecek öğrenme kaygısının çoğunu ortadan kaldırabilir. Gruplar, öğrencilerin becerilerine ve anlayışlarına bağlı olarak bile oluşturulabilir veya bazı gruplar, farklı öğrenme stilleri ve yeteneklerine göre gruplandırılmış öğrencileri içerebilir.
UNIVERSE by ViewSonic’de sağlanan yüksek kaliteli öğrenme ortamı, potansiyel olarak öğrencilerin açık öğrenime katılmalarına, okulları dışından diğer öğrencilerle tanışmalarına ve özel ders fırsatlarından yararlanmalarına yardımcı olabilir. Ayrıca, herhangi bir nedenden dolayı gerçek dünyada kendileri için mevcut olmayabilecek sınıflara katılmaları için fırsatlar yaratır, bu da katılımı artırır ve öğrenme yolculuğu üzerinde daha fazla kontrol hissi sağlar.
3. Anlamlı Etkileşim Oluşturun
Şu anda eğitimi yönlendiren en büyük trendlerden biri çevrimiçi öğrenmedir ve bu sadece metaverse’le değil, diğer alanlarla da sınırlıdır. Eğitimcilerin bu eğilimin önemini tam olarak kavraması önemlidir, çünkü modern öğrencilerin gerçek zamanlı olarak deneyimledikleri öğrenme stillerindeki değişimi vurgular ve eğitimin önümüzdeki yıllarda alacağı yöne dair ipuçları sağlar.
Eğitim dünya çapında değişmeye devam ederken, öğrenci merkezli öğrenmeye ve öğrenmenin mümkün olduğunca kişiselleştirilmesine yönelik gereksinime daha fazla vurgu yapılmaktadır. Metaverse, eğitimcilere öğrenci ilerlemesini gerçek zamanlı olarak kontrol etmek ve dersleri buna göre uyarlamak için ihtiyaç duydukları araçları sağlayarak bu konuda yardımcı olabilir. Bu, her öğrencinin ihtiyaçlarının karşılanmasını sağladığı için bir sınıf içinde katılım oluşturmanın ana anahtarlarından biridir.
Öğrenmenin dijitalleştirilmesi, teknolojiden anlayan bir öğrenci kuşağına ihtiyaç duydukları deneyimleri sağlar. Bununla birlikte, oyunlaştırma unsurları katılımı artırabilirken, metaverse teknolojisinin eğitimdeki uzun vadeli başarısı da sürükleyici öğrenme ve duygusal uyarı gerektirir, bu nedenle bu fikirler UNIVERSE by ViewSonic’in merkezinde yer alır.
Metaverse’in Mevcut Durumu
Şu anda metaverse, sürekli olarak yeni fikirlerin lanse edildiği, gelişmekte olan bir kavram olmaya devam ediyor. Sürekli büyüyen bir kavram olarak, yeni sanal ortamlar her zaman ortaya çıkıyor ve bu, eğitimcilerin ve okulların potansiyel olarak geniş bir seçim seçeneklerine sahip olacağı anlamına geliyor. Öğrencilere yardımcı olmak için kullanmaya karar verdiğiniz araçlar konusunda mümkün olduğunca spesifik olmaya çalışmak ve bu seçenekleri neden seçtiğinize dair net bir fikre sahip olmak önemlidir.
Bazı metaverse platformları, belirli bir konuyu öğretmek için harikayken, diğerleri daha çok öğrencilerin sosyal-duygusal ihtiyaçlarına yöneliktir ve onlara daha geniş bir öğrenme hedefleri yelpazesinde yardımcı olabilir.
Önümüzdeki yıllarda önemli bir büyüme göstermesi muhtemel bir alan, kampüsler arası işbirliği fırsatlarının sağlanmasıdır. Bu, farklı okullardan, kolejlerden veya üniversitelerden gelen öğrencilerin birlikte daha kolay çalışmalarını, bilgi ve fikirleri paylaşmalarını veya belirli bir alanda veya çalışma alanında uzmanlaşmış öğretmenlerden öğrenmelerini sağlayabilir. Aynı zamanda potansiyel olarak dünya çapında daha fazla öğrencinin en yüksek öğretim standartlarına erişebileceği anlamına gelir.
Genel olarak, metaverse ürünlerini keşfederken, öğrencilere açıkça hitap eden, avatarların özelleştirilmesine izin veren, ifade özgürlüğünü teşvik eden ve topluluk oluşturmayı kolaylaştıran bir araç edinmeye odaklanmanız gerekir. Aynı zamanda, seçtiğiniz çözüm, çevrimiçi öğrenme ile ilişkili eğilimlere yönelen ve dijital erişilebilirlik ihtiyaçlarının karşılanmasını bekleyen mevcut ve gelecek nesil dijital olarak yerli öğrenciler için uygun olmalıdır.
Son Söz
Çevrimiçi öğrenimin baskın bir eğitim trendi olduğunu anlamak önemlidir ve bunun değişmesi olası değildir. Bununla birlikte, eğitimciler için, sınıfları çevrimiçi bir alanda bir araya getirme ve derslerle yüksek düzeyde katılım sağlama konusunda gerçek zorluklar vardır. Metaverse teknolojisi ana akım haline geldikçe ve bu çevrimiçi öğrenme deneyimlerini yeniden tanımlamaya yardımcı oldukça bu değişmeye başlıyor.
Özellikle, metaverse alanları, dijital dünyalar ve özelleştirilebilir avatarlarla, endişe alanlarını hafifletirken erişilebilirliği artırmaya yardımcı olan gerçek bir kabul ve aidiyet duygusu sağlama potansiyeline sahiptir. UNIVERSE by ViewSonic, özellikle eğitime yönelik bir metaverse platformunun bir örneğidir ve sürükleyici öğrenmeyi, anlamlı topluluk oluşturmayı ve sınırsız işbirliğini kolaylaştırmak için kullanılabilir.